Sayfalar

3 Şubat 2017 Cuma

Merhaba Dubai

21 Ocak 2017... Tayland yolunda, uçağın aktarma durağı Dubai ve şehri görmek için 4-5 saatlik süre var. "Ya, Dubai'de ne var ki, ben daha önce gitmiştim zaten" dediysem de, kısacık süren bu mini gezide Dubai'yi bir öncekinden çok daha iyi tanıdım ve hatta sevdim.
İşte Dubai notlarım...
Tipik bir Dubai fotoğrafı :) Arkada Burj el Arab

Dubai isim olarak iki kardeş demek, şehri bölen bir su var; bir iç deniz (haliç). Dolayısıyla da ismin buradan geldiği rivayet ediliyor.

Dubai şeyh ile yönetiliyor ve Birleşik Arap Emirliklerinin bir parçası. 1970'lere kadar İngiliz sömürgesi olan bu topraklarda bugün hala batı etkisi görülüyor. 
Ülkede sınırlarını epey merak ettiğim bir petrol zenginliği var. Ancak bu hazinenin 40 yıl içinde tükeneceği bilen Dubaililer, şimdiden başka yatırımlarla parayı dönüştürüyorlar, ve yapılan projelerle turizmi hedefliyorlar. Yolda ayrıca teknokentleri görüyoruz.
Sınırsız zenginlik derken şaka yapmamıştım ;)
Ülkede hiç Suriyeli mülteci yok, almamışlar. "Yardım ederiz ama ülkeye almayız" mantığındalar. Zaten dilenci de yokmuş. Yaşayan halkın da %85'i yabancı. Dünyanın pek çok yerinden hem hizmet sektöründe hem de beyaz yaka olarak çalışan insanlar var. Türkler genelde iyi firmalarda mühendis/yönetici olarak görev alıyorlarmış.

Şehirde bu kadar yabancı varken suç var mı diye merak ederseniz söyleyelim: suç yokmuş. "Yazın, klima yüzünden araba anahtarınızı kontakta bırakıp gidin, geri döndüğünüzde hiçbir şey olmaz" diye anlatıyor rehberimiz. Bunun sebebi hem yabancıların sınırdışı edilmekten korkarak çok özenli davranması hem de cezaların yaptırımıymış.

Şehir olarak gidenler bilir, Dubai yapay bir memleket ve tam bir inşaat cenneti. Yüksek kuleler, çılgın projeler, uzay mekiğini andıran metro istasyonları ve havada süzülen metro sistemiyle oldukça fütüristik. Ancak ilginç bir şey var. İstanbul'da üstümüze gelen gökdelenler burada çok daha yüksek olmalarına rağmen aynı etkiyi yapmıyor. Şehir havadar görünüyor, bunun da nedeni sanırım sıkışık olmaması ve çölde yaşamalarına rağmen yeşillendirmeyi başarmış olmaları. Su arıtmasını iyi çözmüşler ve kurak bir memlekette kullanım suyunu arıtarak dev golf sahaları, yeşil bahçeler yaratmışlar. Uçaktan çölleri ve çölün ortasındaki ağaçlı, havuzlu malikaneleri görmek mümkün.
İnşaat Mühendisleri, burası tam size göre :)
Çılgın projelerle devam edersek, bu projelerin en bilineni Palmiye Adası (Palm Jumeriah). Hollandalı mühendislerin (ki Hollandalılar suya hükmetmek konusunda oldukça deneyimli) bilgisiyle yapılan bu adayı yapmak hiç kolay olmamış. Ancak yapımı sadece bir şatafat olması için değil aynı zamanda şehre ekstra toprak kazanmak için planlanmış. Palmiye adası gerçekten de havadan bakıldığında dev bir palmiyeyi andırıyor, ve adada zenginler oturuyor. Adanın sonunda içinde dev bir akvaryum bulunan Atlantis oteli yer alıyor.

Bu çılgın projeyi, diğerleri yani 2.palmiye adası ve dünya haritası şeklindeki ada topluluğu takip ediyor. Dünya şeklindeki adacıklar topluluğunun ana karayla bağlantısı olmayacak ve ülkelerin her biri birer adacık olacak. Ulaşım sadece botlarla, yatlarla sağlanacak. İsteyen yatırımcı kendi ülkesini "satın" alabilecek. Hatta bazı "ülkeler" satılmış. Türkiye adası ise henüz talip bekliyor. Avusturya adasını alan yatırımcı, adanın üzerine yapay kar yağdıracakmış!!!!

Yüksek katlı çılgın projelerin de en çılgını ise Burj Khalifa. 830 m yüksekliğiyle dünyanın en yüksek binası. Tabii şimdilik... 
Arkamızda Burj Khalifa
Başka bir çılgın proje de Dubai Frame. Bitince dev bir resim çerçevesi görünümünde olacakmış.

Beni Dubai'de şaşırtan en önemli konulardan bir başkası temizliği oldu. Tuvalete girin çıkın, hemen arkanızdan temizlik görevlisi bayan girip tuvaleti tertemiz yapıyor. 

Kışın en soğuk gününde bile 25 derece olan bu ülkede yazın dereceler 60 dereceyi gösteriyor. Doğal olarak da insanlar AVM'lerde vakit geçiriyor. Belki de dünyanın en güzel AVMlerine sahipler. Mall of Emirates'de, alışveriş merkezinin içinde kayak pisti var. 2009'da, dışarıda hava 25 derece iken ben kar montunu giyip ilk kayak denemesini orada yapmıştım. 

Oradan da eski bir fotoğrafımı ekliyorum:



Kısa ve öz bir Dubai turundan aklıma gelenler işte bunlar... Rehberimiz Ayça Odabaşı'na güzel anlatımı için teşekkür ederim.

Yeni rotalarda görüşmek üzere... :)

1 yorum:

Meral Turkmen dedi ki...

Ne guzel ozetleyip tanitmissiniz.Gidip gorme hevesine kapildim. Tesekkurler. ( bana mail yoluyla gonderen arkadasim melda hanima da tesekkurler.)

Meral Turkmen.

Yorum Gönder